Pasifik Kuzeybatısı'nda 2 yeni kerevit türü tespit edildi ve bunlar halihazırda risk altında

Kuzey Amerika'nın Pasifik Kuzeybatısı bölgesinde iki yeni kerevit türü tespit edildi ve araştırmacılar her iki türün de yok olma tehlikesi altında olduğunu söylüyor.

Biyolog Eric Larson'a göre, bu kerevitlerden biri de "talihsiz kerevit" olarak adlandırılıyor ve ağırlıklı olarak Oregon'un merkezinde bulunuyor.

Diğeri ise Okanagan kereviti olup, Britanya Kolombiyası'nın Okanagan Gölü'nde bulunur.

Larson, her ikisinin de daha önce Batı Yakası'ndaki en yaygın kerevit türü olan sinyal kerevitiyle karıştırıldığını söyledi.

Larson, CBC'nin Daybreak South sunucusu Chris Walker'a, "Bunlar yepyeni türler. İlk defa biri bu hayvana Okanagan kereviti diyor," dedi.

Sinyal türünü diğer ikisinden ayırmanın en kolay yolu, sinyal kerevitinin pençesinde bulunan belirgin beyaz lekedir.

Larson, "Eğer bunun olmadığını veya çok azaldığını görürseniz, bu Okanagan kerevitine baktığınızı gösterebilir" dedi.

British Columbia Üniversitesi'nde zooloji profesörü olan Eric Taylor, çok benzer görünseler bile farklı türleri tanımlamanın birkaç nedenden dolayı önemli olduğunu söylüyor.

"Bilmede bir tür içsel değer var," dedi. "İnsanlar, doğal dünyayı da içeren çevremizdeki dünya hakkında bilgi sahibi olmayı sever, bu nedenle sahip olduğumuz biyolojik çeşitlilik düzeyini doğru bir şekilde anlamak önemlidir."

Ayrıca araştırmacıların bu türlerin yaşadığı ekosistemi daha iyi anlamalarına yardımcı oluyor.

Üçüncüsü, bireysel türlerin tanımlanması, korumacılara türün ne kadar yaygın olduğuna dair bir fikir verir. Örneğin, Taylor, bir tür yalnızca küçük bir alanda bulunuyorsa, bir bölge genelinde bulunmasına kıyasla, onu korumak için daha güçlü bir çaba gösterilebileceğini söyledi.

Nesli tükenme tehlikesi altında

Larson, Okanagan ve talihsiz kerevitlerin zaten neslinin tükenme tehlikesi altında olduğunu belirtti.

Taylor, bunların bir zamanlar daha büyük bir nüfus olduğu düşünülen bir topluluğun daha küçük grupları olması nedeniyle bunun şaşırtıcı olmadığını söyledi.

"Bir hayvanın veya bitkinin yaşadığı alan ne kadar küçükse, kötü bir şey olması durumunda neslinin tükenme olasılığı o kadar yüksektir" dedi.

Taylor, Okanagan kerevitinin özellikle endişe verici olduğunu, çünkü "insan etkisinin yüksek olduğu" bir bölge olan Okanagan Gölü'nde bulunduğunu söyledi.

Larson, durumun koruma eylemlerine ilham vermesini umuyor.

"Kerevitlerle pek iyi geçinemezsiniz" dedi.

Larson, "Yüzyıllardır kerevitleri bir yerden bir yere taşıyoruz" diyerek, göllere kerevit stoklamayı, onları yem olarak kullanmayı ve hatta sınıflara kerevitleri doğaya salmayı örnek gösterdi.

İstilacı midyeler gibi, teknelerle yeni bir yere yolculuk da yapabilirler.

Larson, bilim insanlarının özellikle Okanagan kerevitinin istilacı erkek kerevitler tarafından yerinden edilmesinden endişe duyduklarını, talihsiz kerevitin ise istilacı paslı kerevitler nedeniyle yok olabileceğinden bahsetti.

Bu, Oregon'daki talihsiz kerevit için çok daha büyük bir risk, çünkü doğu Kuzey Amerika'dan gelen paslı kerevit doğal yaşam alanında gerçekten hızlı bir şekilde yayılıyor. Ancak Okanagan kereviti için, diğer kerevitlerin popülasyonlarına taşınmasını engellemek istedik.

Larson, istilacı türlerin yalnızca Pasifik Kuzeybatısı'na özgü türlere zarar vermekle kalmadığını, aynı zamanda balık yumurtalarıyla beslendiğini ve su bitkilerini yok ettiğini, ayrıca sulama kanalları ve barajlar gibi altyapılara da zarar verdiğini söyledi.

Balıkçılık ve Okyanuslar Bakanlığı'na göre, istilacı kerevitler hastalık da taşıyabiliyor .

"Şok edici miktarda tortuyu hareket ettiriyorlar. Bu yüzden kerevitleri yeni yerlere sokmamak için gerçekten dikkatli olmalısınız."